Refah Söylemiyle Geçim Gerçeği Örtülemez

Tokgöz, Cumhurbaşkanı’nın “doğum hızının düşüşü ekonomik değil, kültürel sebeplerden kaynaklanıyor” şeklindeki değerlendirmesinin toplumun içinde bulunduğu ağır tabloyla örtüşmediğini ifade etti. “Ekonomi kötü değilse neden gençler evlenemiyor, neden aileler iki çocuk yapmayı bile düşünemiyor?” diyen Tokgöz, Türkiye’de aile kurumunun giderek zayıflamasının ardında derin bir geçim kaygısının yattığını söyledi.

Saadet Partili Tokgöz, gençlerin sosyal baskılarla evliliğe ve çocuk sahibi olmaya yönlendirildiğini, ancak devletin onları bu yolda yalnız bıraktığını belirtti. “Bugün genç bir çift, yuva kurmak için borçlanıyor. Çocuk sahibi olmak artık sadece bir aile kararı değil, aynı zamanda ekonomik bir risktir. Hükûmetin sunduğu tabloda huzur değil, belirsizlik hâkim” ifadelerini kullandı.

Aile Sözle Değil, Adaletle ve İmkanla Korunur

Tokgöz, aile kurumunun ancak adil gelir dağılımı, güvenli istihdam ve sosyal destek mekanizmalarıyla ayakta tutulabileceğini belirtti. “Aileyi savunmak isteyenler önce işsizliği azaltmalı, temel ihtiyaçlara erişimi kolaylaştırmalı, gençlere insanca yaşam vadetmelidir. Aksi takdirde yapılan her çağrı, sosyal gerçeklikten kopuk bir temenniden ibaret kalır” dedi.

“Gerçek Koruma, Geleceğe Umut Vermekle Başlar”

Mehmet Zahit Tokgöz açıklamasının sonunda şunları söyledi:
“Aile sadece geçmişin değil, geleceğin de teminatıdır. Ancak bu teminat, manevi söylemlerle değil; ekonomik ve sosyal adaletle korunur. Gençlerimizin sırtına üç çocuk hedefi yüklemeden önce, onların yarına nasıl bakabildiğini sormak gerekir. Biz Saadet Partisi olarak, aileyi hak temelli bir yaklaşımla güçlendirmek için çalışıyoruz. Refahı sözde değil, sahada inşa edeceğiz.”