Taner Gümüş, İsrail’in saldırılarını yalnızca iki ülke arasındaki çatışma olarak değerlendirmenin yetersiz kalacağını belirtti. “Bugün İran hedef alınıyorsa, yarın Suriye, ardından Türkiye gündeme gelecektir. Bölgede kurgulanan bu çatışma düzeni; parçalanmış, zayıflatılmış ve kontrol edilebilir bir Türkiye hedefini içermektedir” dedi.

“Ulusal Egemenlik, Tüm Dış Tesisler ve Anlaşmalar İçin Esas Olmalıdır”

Gümüş, Türkiye topraklarında faaliyet gösteren yabancı askeri tesislerin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini savundu. “Malatya’daki radar sistemi ya da İncirlik Üssü gibi yapılar, artık Türkiye’nin güvenlik ihtiyaçlarıyla değil, küresel güçlerin çıkarlarıyla örtüşmektedir. Milli egemenlik prensibi, bu yapılar üzerinden tartışmaya açılmamalıdır” dedi.

İsrail ile sürdürülen enerji iş birliklerine dair eleştirilerini dile getiren Taner Gümüş, “Petrol boru hatları üzerinden süren ticari ilişkiler, İsrail’in insan hakları ihlalleri karşısında suskun kalınmasına neden olmamalıdır. Türkiye'nin itibarı, birkaç dolar fazla kazanç uğruna zedelenmemelidir” diye konuştu.

“Ekonomik Gerçekler Göz Ardı Edilmemeli, Vatandaş Unutulmamalıdır”

Gümüş, ekonomik göstergelere de değinerek, geniş halk kesimlerinin artan enflasyon ve düşen alım gücü nedeniyle ciddi bir geçim mücadelesi verdiğini vurguladı. “Yoksulluk sınırının hızla yükseldiği, temel gıda fiyatlarının her geçen gün arttığı bir ülkede sabit gelirli vatandaşların kaderine terk edilmesi kabul edilemez. Bu tablo, sosyal bir çözülmeye davetiye çıkarır” değerlendirmesinde bulundu.

Yeniden Refah Partisi olarak çözüm odaklı ve ahlaki temellere dayanan politikalar geliştirdiklerini belirten Gümüş, “Sayın Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan’ın liderliğinde yürütülen çalışmalar, hem dış tehditleri bertaraf edecek vizyona hem de ekonomik krizleri aşacak birikime sahiptir. Türkiye’nin kalkınması ve yeniden güçlü bir ülke haline gelmesi için Milli Görüş tek çıkış yoludur” diyerek açıklamasını sonlandırdı.