![]() |
Tweet |
Açıklamasında, Gazze’de yaşananların insanlık tarihine kara bir leke olarak geçtiğini vurgulayan Mutlutürk, şu ifadeleri kullandı:
“Her gün yeni bir acıyla uyanıyoruz. Açlıktan ölen bebekler, bombardıman altında can veren çocuklar ve anneler… Bu bir savaş değil, organize bir soykırımdır. Gözlerimizin önünde yürütülen bu vahşetin failleri yalnızca İsrail’in askerleri değil, onlara destek veren, arka çıkan herkesin ta kendisidir.”
Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre, İsrail ordusunda görev aldığı iddia edilen bazı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının varlığına dikkat çeken Mutlutürk, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu topraklardan çıkıp da Siyonist ordunun üniformasını giyen hiç kimse bu milletin parçası olamaz. Vatandaşlık, bir ayrıcalık değil, bir sorumluluktur. Gazzeli mazlumların canına kıyanlara vatandaşlık değil, adalet gerekir. Bu kişiler hakkında derhal soruşturma açılmalı, insanlığa karşı suç işlemekten yargılanmaları sağlanmalıdır.”
Recep Mutlutürk, açıklamasının sonunda Türkiye Cumhuriyeti devletine sorumluluk çağrısında bulunarak şunları kaydetti:
“Devletimiz, yalnızca sınırlarını değil, vicdanını da korumalıdır. Gazzeli kardeşlerimizin çığlığına kulak vermek, milletimizin tarihi ve ahlaki mirasının bir gereğidir. Türkiye, bu utanca ortak olmamalı; katliamın parçası olanlara asla geçit vermemelidir. Sessizlik ihanettir, adalet ise gecikmemelidir.”