![]() |
Tweet |
“Uluslararası Uyarılar Ciddiye Alınmalı”
Necdet Erikçi açıklamasında, Çin Komünist Partisi Askeri İstihbarat Servisi’nin “Önümüzdeki üç gün içinde Orta Doğu’da büyük bir fırtına kopabilir” şeklindeki tespitini hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:
“Art arda gelen bu açıklamalar sıradan yorumlar değil, devletlerin stratejik istihbarat raporlarına dayanmaktadır. Türkiye, bu gelişmeleri yalnızca izleyen bir pozisyonda kalmamalı, bölge barışını önceleyen diplomatik refleksler geliştirmelidir. Sessiz kalmak, belirsizlik içinde kaybolmaktır.”
“ABD-İran Gerilimi Nükleer Tehlikeyi Gündeme Getirdi”
Erikçi, Rusya Askeri İstihbarat Servisi'nin (GRU), “ABD İran’a saldırmak üzere” yönündeki değerlendirmesine dikkat çekerek, bu olasılığın zincirleme bir felaketin tetikleyicisi olabileceğini söyledi. Açıklamasında, İranlı bir üst düzey yetkilinin El Cezire’ye yaptığı şu açıklamayı da hatırlattı:
“Savaş tırmanırsa, İsrail’deki Dimona Nükleer Reaktörü meşru bir hedef olacaktır. Daha önce hiç kullanmadığımız gelişmiş füzelerimiz var ve bunları kesinlikle kullanacağız.”
Bu tür ifadelerin, savaşın geleneksel sınırların dışına taşabileceğini ve bölge genelinde yıkıcı sonuçlar doğurabileceğini ifade eden Erikçi, Türkiye’nin bu sürece hazırlıksız yakalanmaması gerektiğini söyledi.
“Türkiye’nin Güvenliği İçin Proaktif Dış Politika Şart”
Zafer Partisi Manisa İl Başkanı Necdet Erikçi, açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:
“Ortadoğu’da çıkabilecek bir çatışma; göç akınlarını tetikleyecek, enerji hatlarını tehdit edecek, ekonomik dalgalanmaları körükleyecektir. Bu kadar çok boyutlu riskin ortasında Türkiye'nin stratejik pozisyon alması bir tercihten öte zorunluluktur. Kriz masalarının dışında kalan değil, merkezinde olan bir Türkiye vizyonuna ihtiyaç vardır.”
“Zafer Partisi, Barışçı Ama Kararlı Bir Duruşun Temsilcisidir”
Necdet Erikçi, Türkiye’nin çıkarlarını merkeze alan ancak küresel barışı esas alan bir dış politika çizgisinden sapılmaması gerektiğini ifade ederek sözlerini şöyle tamamladı:
“Zafer Partisi olarak, dış politikanın sadece tehditlere tepkiyle değil, fırsatlara yönelimle şekillendirilmesi gerektiğini savunuyoruz. Türkiye’nin sessizliği bu süreçte bir strateji değil, zafiyet yaratmaktadır. Hükümete çağrımız nettir: Etkin, ilkeli ve caydırıcı bir diplomasi derhal devreye sokulmalıdır.”