|
Tweet |
“Emekliler şu anda 16 bin lira alıyor ve bu parayla yarım altın bile alamıyorlar. 2002 yılında bu iktidar göreve geldiğinde aynı maaşla 7 çeyrek altın alınabiliyordu. Bugün 1 buçuk çeyrek altın bile zor alınıyor. Bu tablo, 23 yıllık bir iktidarın başarısızlık öyküsüdür.”
Kocamaz, ekonomik krizin derinleştiğine dikkat çekti:
“Etin kilosu bin liraya dayanmış, kiralar uçmuş, insanlar artık ekmek almakta zorlanıyor. Vatandaş çarşıya pazara çıkamaz hale geldi ama saray hâlâ şatafat içinde. Vatandaştan tamamen kopmuş bir yönetim anlayışıyla karşı karşıyayız.”
“CUMHURİYETİN KAZANIMLARI TEK TEK ELDEN GİTTİ”
Kocamaz, iktidarın 2002’den itibaren Cumhuriyet’in ekonomik mirasını “özelleştirme aldatmacasıyla” yok ettiğini söyledi:
“Atatürk 15 yılda bir milletin küllerinden çağdaş bir devlet inşa etti. Bugünkü iktidar, 23 yılda o mirası tüketti. ‘Özelleştirme’ adı altında Cumhuriyet’in bütün birikimleri yandaşlara peşkeş çekildi. Fabrikalar, limanlar, enerji kaynakları elden çıktı. Artık satacak, devredecek bir şey kalmadı; deniz bitti, gemi karaya oturdu.”
“ÜLKE BEKA SORUNUYLA KARŞI KARŞIYA”
Kocamaz, ekonomik sorunların yanında güvenlik ve bağımsızlık açısından da Türkiye’nin ciddi bir tehlike altında olduğunu belirtti:
“Ülkenin dört bir yanı ateş çemberi. Böylesine riskli bir coğrafyada bile, kendi kararlarını alamayan bir iktidarla karşı karşıyayız. Başkalarının dayatmasıyla hareket eden bir yönetim anlayışı, Türkiye’nin bağımsızlığına da, onuruna da zarar veriyor.”
“VATANDAŞ İNANMIYOR, ÇÜNKÜ HER SENE AYNI MASAL”
İYİ Parti Mersin Milletvekili, hükümetin her yıl tekrarladığı “enflasyon düşecek” söyleminin artık inandırıcılığını kaybettiğini söyledi:
“Yıllardır aynı sözleri duyuyoruz: ‘Önümüzdeki yıl enflasyon düşecek.’ Ama düşmüyor, aksine artıyor. Çünkü ekonomiyi düzeltme iradesi yok. Her şey günü kurtarmaya odaklı. Milletin sabrı tükendi. Emekli, işçi, memur, esnaf artık bu masallara inanmıyor.”
“TÜRKİYE’Yİ YENİDEN ADALET VE ÜRETİMLE AYAĞA KALDIRACAĞIZ”
Kocamaz açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Bu ülke yeniden Atatürk’ün aklıyla, bilimiyle, üretim gücüyle ayağa kalkacak. Emekliyi, çiftçiyi, sanayiciyi koruyan adil bir düzen kurmak zorundayız. Türkiye’nin kurtuluşu üretimden, adaletten ve Cumhuriyet değerlerine sahip çıkmaktan geçiyor.”