NADİR TOPRAK ELEMENTLERİ STRATEJİK GELECEĞİMİZİN ANAHTARIDIR

Anahtar Parti Karabük İl Başkanı Sebahattin Uzun, daha önce kamuoyuyla paylaşılan “Nadir Toprak Elementleri Bilgi Notu”na atıfta bulunarak bu konunun sadece bilimsel değil, aynı zamanda ulusal güvenlik ve stratejik bağımsızlık meselesi haline geldiğini söyledi.
“Dünyada teknolojik ilerlemenin anahtarı olan nadir toprak elementleri, enerji dönüşümünden savunma sanayine kadar her alanda kritik bir rol üstlenmektedir. Türkiye bu alanda güçlü potansiyele sahiptir ancak potansiyelin ekonomik değere dönüşmesi için şeffaf, milli ve katma değeri yüksek bir üretim stratejisine ihtiyaç vardır” ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE’NİN JEOLOJİK AVANTAJI VE KÜRESEL REKABET
Uzun, Eskişehir-Beylikova, Malatya-Kuluncak ve Bolkar Dağları bölgelerinde tespit edilen nadir toprak elementlerinin Türkiye’yi dünyanın sayılı üretici ülkeleri arasına sokabilecek nitelikte olduğunu belirtti.
“Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerine göre Eskişehir Kızılcaören’de 694 milyon tonluk nadir toprak elementi rezervi tespit edilmiştir. Bu yalnızca bir maden değil, Türkiye’nin geleceğini şekillendirecek stratejik bir varlıktır” dedi.
Çin’in küresel üretimde %80’in üzerinde pay sahibi olduğunu hatırlatan Uzun, Türkiye’nin bu alanda geç kalmaması gerektiğini vurguladı. “Bugün hegemon güçlerin yeni rekabet alanı nadir toprak elementleridir. Bu alanda bağımlı kalmak yarının sanayi devriminden dışlanmak anlamına gelir” şeklinde konuştu.

ABD İLE NÜKLEER İŞBİRLİĞİ VE ŞEFFAFLIK VURGUSU
Cumhurbaşkanı’nın ABD ziyareti sırasında imzalanan “Stratejik Sivil Nükleer İşbirliği Mutabakat Zaptı”na da değinen Sebahattin Uzun, anlaşmanın detaylarının kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini söyledi.
“Anahtar Parti olarak, ülkemizin milli servetini ilgilendiren her türlü anlaşmada şeffaflık ve hesap verebilirlik talep ediyoruz. Bu mutabakat zaptında Eskişehir Beylikova veya başka rezerv alanlarının açık şekilde yer alıp almadığını hükümete soruyoruz. Türkiye’nin kaynakları hiçbir şekilde gizli müzakerelerin konusu olamaz” dedi.

KATMA DEĞERLİ ÜRETİM VE ULUSAL MADENCİLİK BİLGİ SİSTEMİ ÇAĞRISI
Uzun, nadir toprak elementlerinin ham olarak ihraç edilmemesi gerektiğini belirterek, “Bu değerli elementler cevher halinde ihraç edilmemeli, ülkemizde işlenip ileri teknoloji ürünlerine dönüştürülmelidir. Anahtar Parti olarak Ulusal Madencilik Bilgi Sistemi’nin kurumsallaşmasını öneriyor, madencilikte katma değer zincirinin güçlendirilmesini savunuyoruz” dedi.

İLERİ TEKNOLOJİYE DAYALI KALKINMA
Basın açıklamasını “devlet destekli yeniden kalkınma” vurgusuyla tamamlayan İl Başkanı Sebahattin Uzun, “İlk hedefimiz ileri teknoloji olmalıdır. Türkiye, sahip olduğu maden varlıklarını akılcı ve milli bir stratejiyle değerlendirmeli, geleceğin sanayisinde yerini almalıdır. Uyarımız açıktır: Ülke kaynaklarına sahip çıkmak milli bir görevdir” ifadelerini kullandı.