Biçer, toplumun uzun yıllardır belirsizlik ve yön değişiklikleriyle yıprandığını belirterek, siyaset kurumunun artık net bir tavır ortaya koyması gerektiğini ifade etti.

“Millet, Günübirlik Siyaseti Değil, Kararlı Bir Yol Haritası İstiyor”

Biçer, Türkiye’de kritik konuların dönem dönem siyasi hesaplara konu edilmesinin toplumda ciddi bir güven kaybı yarattığını söyledi:
“Bir dönem başka, bir dönem bambaşka konuşulan politikaların kimseye faydası olmadı. Vatandaş artık istikrarlı, tutarlı, öngörülebilir bir yönetim görmek istiyor. Türkiye’nin geleceği günübirlik adımlarla değil, uzun vadeli bir devlet aklıyla şekillenmelidir.”

“Her Adım, Toplumun Gözü Önünde Atılmalıdır”

Şeffaflığın güçlü bir toplumsal barışın temel şartı olduğunu vurgulayan Biçer, kapalı kapılar ardında yürütülen süreçlerin geçmişte ağır sonuçlar doğurduğuna dikkat çekti:
“Bugün hangi konuda adım atılırsa atılsın, bunun kamuoyuna açık şekilde yapılması gerekir. Gölge süreçler ne güven üretir ne çözüm sağlar. Türkiye’nin sağlıklı bir geleceğe yürümesi ancak şeffaflıkla mümkündür.”

“DEVA Partisi’nin Tavrı Her Yerde Aynıdır: Hukuk, Adalet ve Eşitlik”

Biçer, partisinin siyasi konjonktüre göre değil, ilkesel çerçeveye göre hareket ettiğini belirterek şunları söyledi:
“Elazığ’da da aynı şeyi söylüyoruz, İstanbul’da da, Diyarbakır’da da: Bu ülkenin temeli hukuktur, adalettir, eşit yurttaşlıktır. Kimlikler üzerinden gerilim üreten söylemler Türkiye’nin yarınını güçlendirmez.”

Biçer, açıklamasını Türkiye'nin geleceğine ilişkin net bir mesajla tamamladı:
“Bu ülkede barış ve huzur isteniyorsa, herkes üzerine düşeni yapacak. Kaçamak ifadelerle, siyasi fırsat hesaplarıyla yol alınamaz. Türkiye’nin ihtiyacı cesur, tutarlı ve toplumu merkeze alan bir siyasettir.”