![]() |
Tweet |
Metnin İçeriği, Fesihten Çok Yönlendirilmiş Bir Mesajdır
Güler, açıklamasında PKK’nın yayımladığı bildiride kullanılan dile dikkat çekerek şunları söyledi:
“Bu bildiri, yalnızca bir fesih ilanı değil; belirli bir diplomatik dili kullanarak Türkiye’yi uluslararası baskı altına sokmayı amaçlayan organize bir metindir. Açık bir şekilde siyasi taleplerin yer aldığı bu bildiride terör örgütü, kendini yeniden tanımlamaya ve uluslararası meşruiyet kazanmaya çalışmaktadır. Bu niyet görmezden gelinemez.”
Soykırım İddiası, Tarihsel Gerçekliğe Aykırı ve Siyasi Bir Yalandır
Bildiride yer verilen “soykırım” ifadesinin, Türkiye’ye yönelik alçakça bir itham olduğunu belirten Güler, şu değerlendirmede bulundu:
“Türkiye’yi uluslararası hukuk önünde mahkûm etmeyi amaçlayan bu ifadenin, bir terör örgütü bildirisine dâhil edilmesi tesadüf değildir. Bu söylem, küresel düzeyde yürütülen algı operasyonlarının bir parçasıdır. Oysa Türkiye’nin tarihsel sicili temizdir. İnsanlık suçlarıyla yüzleşmesi gerekenler, tarihleri soykırımla dolu olan ülkelerdir.”
Abdullah Öcalan’a Hukuki Güvence Talebi Devleti İtibarsızlaştırma Girişimidir
Faruk Güler, bildiride Abdullah Öcalan’a yönelik “hukuki güvence” ve “siyaset hakkı” gibi taleplerin yer almasını ise devletin temel ilkelerine karşı açık bir saygısızlık olarak nitelendirdi:
“Devletin birliğini hedef almış, yıllarca bu topraklara acı ve gözyaşı taşımış bir örgüt liderine hukuk ve siyaset zemininde alan açılması yönündeki talepler asla kabul edilemez. Bu, devletin otoritesine ve milletin vicdanına karşı bir provokasyondur.”
Kendi Kaderini Tayin Hakkı, Türkiye’nin Üniter Yapısını Hedef Almaktadır
Bildiride geçen “kendi kaderini tayin hakkı” ifadesini de değerlendiren Güler, bu söylemin Türkiye’nin bölünmez bütünlüğüne dönük bir tehdit oluşturduğunu vurguladı:
“Bu ifade, uluslararası anlaşmaların arkasına sığınılarak ülkemizi etnik temelli ayrışmalara sürükleme çabasıdır. Türkiye Cumhuriyeti’nin üniter yapısı tartışmaya açılamaz. Bu tür söylemler derhal ve net şekilde reddedilmelidir.”
Yeniden Refah Partisi, Terörün Her Formuna Karşı İlkeli ve Tavizsizdir
Açıklamasının sonunda Yeniden Refah Partisi’nin konuya yaklaşımını yineleyen Faruk Güler, şu ifadeleri kullandı:
“PKK’nın sözde fesih kararının samimiyeti, sadece silah bırakmayla değil; tüm uzantılarının etkisiz hale getirilmesiyle test edilecektir. PYD, YPG, SDG gibi yapılara karşı ulusal çapta ortak bir duruş sergilenmelidir. Yeniden Refah Partisi olarak bizler, milletimizin huzurunu, devletimizin bütünlüğünü ve hukuk sistemimizin gücünü esas alan mücadelemizi sürdüreceğiz.”