Tweet |
Çelik, Türkiye’de özellikle eski ve dayanıksız yapıların oluşturduğu tehlikeye dikkat çekerek, yapı stokunun büyük bir bölümünün depreme ve diğer doğal afetlere karşı güvensiz olduğunu belirtti. "Eski yapılar, yalnızca bu ülkenin değil, vatandaşlarımızın hayatını da tehdit ediyor. Riskli yapıların yenilenmesi için acilen harekete geçilmeli. Denetimsizlik ve ihmaller nedeniyle daha fazla can kaybı yaşanmamalı." ifadelerini kullandı.
"2025 yılında hâlâ böyle felaketler yaşanıyorsa, bu yönetim sisteminin başarısızlığını gösterir." diyen Çelik, hükümetin yapı denetim politikalarını ve afet yönetim süreçlerini eleştirerek, kapsamlı bir kentsel dönüşüm planının kaçınılmaz olduğunu ifade etti.
"İHMALLERİN BEDELİNİ HALK ÖDÜYOR"
Çelik, açıklamalarında denetim eksikliklerine dikkat çekerek, sadece bina sahiplerini değil, bu yapılara izin veren denetim mekanizmalarını da sorumlu tuttu. "Bir bina çöktüğünde sadece yapı sahiplerini değil, aynı zamanda buna izin veren sistemi de sorgulamalıyız. İnsan hayatı ihmallere kurban edilemez." dedi.
"BİNALARIN ÇÖKMESİ, DENETİM MEKANİZMASININ ÇÖKÜŞÜDÜR"
Mustafa Çelik, çarpıcı bir değerlendirme yaparak yaşanan bu tür olayların sadece birer yapısal sorun olmadığını, aynı zamanda denetim sisteminin de çöktüğünü ifade etti. "Göz göre göre gelen bu felaketler, sadece inşaat hatalarından kaynaklanmıyor. Denetim ve kontrol eksikliği, bu olayların temelinde yatıyor. Türkiye gibi bir ülkede bu kadar büyük ihmaller yaşanmamalı." ifadelerini kullandı.
"TÜRKİYE'NİN YAPI STOKUNUN YÜZDE 60'I RİSK ALTINDA"
Uzmanların paylaştığı verilere göre, Türkiye genelindeki yapı stokunun yüzde 60’ının depreme ve diğer afetlere karşı risk taşıdığı ifade ediliyor. Çelik, bu durumun ciddiyetine işaret ederek hükümeti göreve çağırdı. "Kapsamlı bir eylem planı oluşturulmazsa, ne yazık ki benzer trajediler yaşamaya devam edeceğiz. Halkın can güvenliği için ciddi ve kararlı adımlar atılmalıdır." dedi.