“TÜRK TARİHİ YALANLA DEĞİL, BELGELERLE YAZILIR”

Zeybek, konuşmanın üç temel iddiasına açıkça itiraz etti:

“Türkler 751 Talas Savaşı sonrası Müslüman oldu” demek tarihi gerçeklikten uzaktır. Türklerin İslamiyet’i topluca kabulü 10. yüzyıl başlarındadır. Bu bilimsel bir veridir, inançla değil bilgiyle şekillenir.

“Malazgirt’te Türk, Kürt, Arap birlikte savaştı” söylemi, tarihsel verilerle örtüşmemektedir. O günün ordusu esas olarak Türklerden oluşuyordu; zaferin dönüm noktası ise Bizans ordusundaki Hristiyan Türk askerlerinin saf değiştirerek Sultan Alparslan’ın ordusuna katılmasıdır.

“Ankara ve İstanbul ortak şehirlerimizdir” ifadesi de tarihî ve sosyolojik açıdan gerçekçi değildir. Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm şehirleri, Türk milletinin tarih boyunca döktüğü kanla, verdiği mücadeleyle kazanılmıştır. Ortak şehir tanımı, bu bedelin üzerini örtmeye yönelik bir siyasi dildir.

“SABIKALI SİLAHLARIN YAKILMASI MI, YOKSA DELİLLERİN KARARTILMASI MI?”

Zeybek, “Terörsüz Türkiye” başlığı altında sunulan süreci de eleştirdi. 30 örgüt mensubunun sembolik bir törenle hurda silahları teslim ettiği iddialarına ilişkin şu önemli ifadeleri kullandı:

“Kamuoyunun bilmesi gerekir ki, törenle yakıldığı öne sürülen bu silahların geçmişte hangi eylemlerde kullanıldığı tespit edilmeden imha edilmesi, sadece sembolik değil aynı zamanda ciddi bir adli boşluk doğurur. Bu silahların sabıkalı olması ihtimali, yani suç aleti niteliği taşıması, delillerin karartıldığına dair toplumda ciddi şüpheler uyandırmaktadır. Bu durum hukuk devleti ilkesine aykırıdır.”

“YENİ ANAYASA İLE ULUS DEVLETİN TEMELLERİ Mİ OYUNDA?”

Zeybek açıklamasında, yeni anayasa tartışmaları üzerinden ulus devlet modelinin zayıflatılmaya çalışıldığına da dikkat çekti:

“AKP-DEM-DEM birlikteliği, görünüşte bir demokratik açılım gibi sunulsa da gerçekte milletin birliğini, anayasal vatandaşlık kavramını ve milli kimliği zayıflatmayı hedefleyen bir zemin hazırlıyor. Bu millet, devletine ve tarihine sahip çıkar. Bu topraklarda kimliğini kaybetmeden yaşamak isteyen her yurttaşımız, bu sürecin vehametini görmelidir.”

“ATA PARTİ MİLLETİN HAKİKAT YOLUNDAKİ SESİ OLMAYA DEVAM EDECEKTİR”

Son olarak Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır” sözünü hatırlatan Zeybek, şu net mesajla açıklamasını tamamladı:

“ATA Parti olarak Türkiye’nin bölünmez bütünlüğüne, Cumhuriyet’in temel niteliklerine ve Türk milletinin tarihsel hakikatlerine sonuna kadar sahip çıkacağız. Bu ülkenin kaderi, masa başı planlara kurban edilemez. Türk milleti, oynanan her oyunu görmektedir ve günü geldiğinde gereken cevabı en gür şekilde verecektir.”