ASGARİ ÜCRET, MASAYA GELMEDEN AÇLIK SINIRININ GERİSİNDE

Özkan, bugün dillendirilen 28.000 TL asgari ücret rakamının dahi açlık sınırını karşılamadığını vurguladı:

“Bugün açlık sınırı 28.412 TL. Daha görüşmeler başlamadan asgari ücret açlık sınırının altında kalmış durumda. Bu rakam geçinmek bir yana, temel ihtiyaçların bile gerisinde.”

“ÖNCE ENFLASYON FARKINI GERİ VERİN; SONRA ASGARİ ÜCRETİ KONUŞURUZ”

Orta Vadeli Program'da geçen yıl %17,5 olarak açıklanan enflasyon hedefinin bir anda %32,5’e çıkarıldığını hatırlatan Özkan şunları söyledi:

“Geçen yıl ‘%17,5 olacak’ diye belirlediğiniz enflasyon bugün ‘%32,5’ diyorsunuz. O zaman önce aradaki farkı ödeyin. Milletin cebinden buharlaşan parayı yerine koymadan asgari ücret konuşulamaz.”

“HAYALİ ENFLASYON HEDEFLERİYLE MİLYONLARIN ALINTERİ GASBEDİLİYOR”

Özkan, iktidarın her yıl hatalı, gerçeklikten uzak tahminlerle ücret belirlediğini ifade ederek tepki gösterdi:

“Bu millet hedef enflasyon masalının nasıl duvara tosladığını defalarca yaşadı. Hatalı politikalarla ücretleri erittiniz.”

GIDA ENFLASYONU DÜNYADA 4. SIRADA: “BU TABLOYU EKONOMİ DEĞİL, YÖNETİM ZAFİYETİ AÇIKLAR”

Gıda enflasyonunda dünyada 4. sırada olunmasını “yönetim tercihi” olarak nitelendiren Özkan şu sözleri kullandı:

“Rusya ve Ukrayna savaş hâlindeyken bile gıda enflasyonları Türkiye’den düşük. Bu tabloyu ne maliyet ne kur açıklar. Halkın ete ulaşması bilinçli şekilde pahalı hâle getiriliyor. Dünyada dana eti 7–8 dolar, Türkiye’de 18 dolar. Bu uçurumun hiçbir izahı yok.”

“EMEKLİLERİN ‘EZİLMEDİK’ SÖZLERİYLE OYALANMASI ARTIK KABUL EDİLEMEZ”

Özkan, emeklilerin yıllardır aldatıldığını ifade ederek şöyle konuştu:

“1 Ekim 2018’den bu yana 27 kez ‘Emekliyi enflasyona ezdirmedik’ dendi. Ama son 2,5 yılda enflasyon %163, emekliye verilen zam %93. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu? Emekli eziliyor.”

“EN DÜŞÜK EMEKLİ MAAŞI AÇLIK SINIRININ YARISINDA”

Özkan, en düşük emekli maaşının açlık sınırının yarısı bile olmadığını vurguladı:

“Temmuz 2025’te en düşük emekli maaşı 16.881 TL’ye çıktı ama açlık sınırı 28.412 TL. Bu maaş temel gıdanın bile yarısını karşılamıyor. 'Aç' kelimesi artık mecazi değil; somut bir gerçek.”

“AKADEMİSYENLER, ARAŞTIRMA GÖREVLİLERİ BİLE GEÇİNEMEZ HÂLE GELDİ”

Yoksulluk sınırının 92.547 TL olduğu bir ülkede akademisyenlerin dahi geçim mücadelesi verdiğini belirten Özkan şu örneği paylaştı:

“10 yıl önce maaşıyla 36 çeyrek altın alabilen profesör bugün sadece 10 tane alabiliyor. Bilime değer vermeyen bir ülke geleceğini kaybeder.”

ATP'DEN NET UYARI: “REFÂH PAYI DEĞİL, HAK EDİLEN ÜCRET GECİKMEDEN VERİLMELİ”

Başkan Adil Özkan, özellikle emekli zammı tartışmalarına ilişkin partinin net duruşunu şu sözlerle ortaya koydu:

“Refah payı adı altında yapılan açıklamaları doğru bulmuyoruz. Bu bir refah payı değil; emeklilere hak edilen ücretin geç de olsa verilmesidir. Sendikaların %80–90 zam talep ettiği bir dönemde emeklilere enflasyonun altında zam konuşulmasını ATP olarak kabul etmiyoruz.”

“MUCİZE DEĞİL, NİYET MESELESİ”

Özkan açıklamasını şu sözlerle tamamladı:

“Türkiye bu yoksulluğa mahkûm değil. Asgari ücretlinin, emeklinin, akademisyenin hakkını korumak mucize değil; niyet meselesidir. İsrafı durduran, fiyat istikrarını sağlayan, emeği koruyan bir yönetim anlayışıyla Türkiye kısa sürede ayağa kalkabilir.”