![]() |
Tweet |
“Hukuk, İnisiyatifle Değil İlkeyle İşler”
Kaplan, infaz düzenlemelerinin zamanlaması ve içeriğine dair kamuoyunda oluşan belirsizliklerin, devletin hukuka olan bağlılığını zedelediğine dikkat çekti:
“Bir infaz düzenlemesi, önce kamuoyunda dolaşıma sokulup ardından şekillendirilmemelidir. Bu yaklaşım, hem yargıya hem Meclis’e gölge düşürür. Yasalar pazarlık konusu değil, ilkeler doğrultusunda yapılmalıdır.”
“İnsani Hassasiyet Ayrı, Güvenlik İstisnasızdır”
Abdullah Kaplan, cezaevlerinde yaşlı, hasta ve özel durumu bulunan bireyler için insani bir yaklaşım geliştirmenin önemli olduğunu, ancak bunun kamu güvenliğini ihmal edecek şekilde genelleştirilmemesi gerektiğini vurguladı:
“İnfazda insani bir çizgi elbette korunmalıdır. Fakat bunun suçun niteliğine ve toplumsal etkilerine göre istisnasız değerlendirilmesi gerekir. Mağduriyet üretmeyecek, adaleti gözeten bir düzenleme, ancak bu dengeyle mümkündür.”
“Yeni Anayasa, Siyasi İklimi Değil, Hukuki Zeminimizi Değiştirmeli”
Kaplan, anayasa değişikliği sürecinde yapılması gerekenin bireylerin değil, kurumların güçlendirilmesi olduğunu belirtti. Mevcut anayasanın yetersizliklerinin tartışmaya açık olduğunu ifade eden Kaplan, sürecin samimi bir toplumsal uzlaşıyla yürütülmesi gerektiğini kaydetti:
“Türkiye’nin anayasa ihtiyacı bir gerçek. Ancak bu ihtiyacın bir siyasi figüre avantaj sağlama amacına dönüştürülmesi kabul edilemez. Yeni anayasa; yargı bağımsızlığını, kuvvetler ayrılığını ve temel hakları teminat altına alan bir toplumsal sözleşme olmalıdır.”
Terörle mücadelede şeffaflık ilkesinin altını çizen Abdullah Kaplan, geçmişte kamuoyundan saklanan temasların bugünkü güvensizliğe yol açtığını ifade etti:
“Güvenlik politikalarında kararlılık kadar, toplumsal meşruiyet de gereklidir. Halkın onayını almayan hiçbir süreç, devlet aklıyla bağdaşmaz. Toplumun bilgisi ve vicdanı dışında gelişen hiçbir müzakere kalıcı çözüm üretmez.”
Açıklamasının sonunda Anahtar Parti'nin temel duruşuna da değinen Kaplan, şu sözlerle mesajını tamamladı:
“Biz bu ülkenin geleceğini kişisel hesaplarla değil, ortak akılla inşa etmeye talibiz. Anahtar Parti, Konya’dan Türkiye’ye uzanan bir adalet hareketidir. Adaleti temel almayan her çözüm, sorunun parçasıdır. Biz çözümün adıyız.”